Tsundoku sendromunu yaşamak gerçekten ilginç bir durum. Kitap almanın getirdiği o tatmin hissi, zamanla biriktiğimiz kitaplar arasında kaybolmamıza sebep olabiliyor. Özellikle stresli günlerde yeni bir kitap satın almak, kaçış mekanizması olarak bir nebze rahatlatabilir. Ancak, okunmamış kitapların zihnimizde yarattığı tamamlanmamış işler hissi de göz ardı edilemez. Mükemmeliyetçilikten kaynaklanan okuma kaygısı ve sosyal medya etkisi de bu durumu daha da karmaşık hale getiriyor. Peki, bu sendromun üstesinden gelmek için neler yapabiliriz? Okuma alışkanlıklarımızı geliştirmek ve daha fazla kitap okumaya teşvik etmek için neler önerirsiniz?
Tsundoku sendromunu yaşamak gerçekten ilginç bir durum. Kitap almanın getirdiği o tatmin hissi, zamanla biriktiğimiz kitaplar arasında kaybolmamıza sebep olabiliyor. Özellikle stresli günlerde yeni bir kitap satın almak, kaçış mekanizması olarak bir nebze rahatlatabilir. Ancak, okunmamış kitapların zihnimizde yarattığı tamamlanmamış işler hissi de göz ardı edilemez. Mükemmeliyetçilikten kaynaklanan okuma kaygısı ve sosyal medya etkisi de bu durumu daha da karmaşık hale getiriyor. Peki, bu sendromun üstesinden gelmek için neler yapabiliriz? Okuma alışkanlıklarımızı geliştirmek ve daha fazla kitap okumaya teşvik etmek için neler önerirsiniz?
Cevap yaz