Doku ve organ bağışı, bazı hastalıkların tedavisinde, hasar gören organların canlı veya ölüden alınan sağlıklı organlarla değiştirilmesi işlemidir. Bu süreç, hastalığın tedavi edilmesini sağlar. Ülkemizde ve dünyada doku ve organ bağışı bekleyen hastaların sayısı giderek artmaktadır. Kalp ve karaciğer nakli gerektiren hastalıklar, uygun organ bulunamadığında kısa bir süre sonra ölümle sonuçlanabilir. Hangi Organ ve Dokuların Bağışı Yapılır? Türkiye'de nakli yapılan organlar; karaciğer, böbrek, kalp, akciğer, pankreas ve ince bağırsaktır. Kalp kapağı, kornea, kemik, kemik iliği ve deri ise ülkemizde yapılan doku nakilleridir. Böbrekler vücutta sağ ve sol olmak üzere iki tanedir. Kanı süzerek vücudu zehirli maddelerden temizler. Fakat birçok sebepten dolayı böbrekler hasar görüp iş göremez hale gelirler. Böbreklerin fonksiyonlarını yitirmesi ile böbrek nakli gereklidir. Ayrıca kalp ve karaciğer de işlevlerini yitirdiğinde bu organların nakli gereklidir. Doku ve Organ Bağışı Kimlerden Yapılır?
Doku ve Organ Bağışı Alınan Kadavra Donörlerde Aranan Beyin Ölümü Şartı Nedir? Beynin fonksiyonlarının geri dönüşsüz olarak kaybolmasına beyin ölümü denir. Beyin ölümü gerçekleşen hastalarda yoğun bakımda solunum ve dolaşım, ventilatör denilen destek makinelerine bağlanarak sürdürülebilir. Beyin ölümü gerçekleşen kişiler tıbben ölmüş olarak kabul edilir. Ayrıca beyin ölümü gerçekleşen kişilerin organları da 24-36 saat sonra fonksiyonlarını kaybeder. Beyin ölümü gerçekleşen kişiler kadavra donör olarak kabul edilir ve hastanın organları fonksiyonlarını yitirmeden organlar alınarak bekleyen hastalara nakledilmelidir. Genellikle beyin ölümü ile bitkisel hayat karıştırılır. Bitkisel hayattaki hastanın solunumu devam eder ve bu durum aylarca devam edebilir. Hatta iyileştirilebilirler. Dünyada ve Türkiye'de Doku ve Organ Bağışının Gelişimi Nasıldır? İnsandan yapılan ilk doku ve organ bağışı 1947 yılında Boston'da gerçekleştirilmiştir. İlk başarılı kalp nakli ise Dr. Christian Barnard tarafından 1967 yılında yapılmıştır. Ülkemizde ise 1968 yılında Dr. Kemal Beyazıt tarafından ilk kalp nakli yapılmış ancak hasta kaybedilmiştir. 1975 yılında ise ilk başarılı organ nakli olan canlıdan canlıya böbrek nakli Dr. Mehmet Haberal tarafından gerçekleştirilmiştir. Doku ve Organ Bağışı Nedir ve Kimlere Yapılır? Kişi hayatta iken kendi iradesi ile tıbben öldükten sonra organlarının başka hastaların tedavisinde kullanılmasına izin vermesine doku ve organ bağışı denir. Doku ve organ bağışının kimlerden ve nasıl yapılacağı 2238 sayılı "Organ ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında Kanun" içeriğinde açıkça belirtilmiştir. 2238 sayılı bu kanuna göre 18 yaşından büyük ve akli dengesi yerinde olan herkes doku ve organ bağışı yapabilir. Doku ve organ bağışı alacak hastalar, kan grubu ve doku uyumu, yaş, boy, kilo ve aciliyet durumuna göre belirlenir. Cinsiyet, ırk, dil, din, zengin-fakir ayrımı gözetilmez. Doku ve Organ Bağışının Dini Yönden Sakıncası Var Mıdır? Çoğu dine göre doku ve organ bağışı yapmanın sakıncası yoktur. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 396/13 sayılı kararı ile doku ve organ bağışının caiz olduğu açıklanmıştır. |
Melisa
13 Nisan 2024 Cumartesidoku ve oran bağışının önemini açıklar mısınız?
Cevap yazİlayda
13 Nisan 2024 Cumartesidoku ve organ bağışı önemlidir. vücudumuz da bulunan karaçiğer kalp akçiğer böbrek gibi bir çok organımızı ölen kişilerin rızasıyla ihtiyaçı olan ve bu organlar ona uygunsa organ nakli yapılır ve hayatı kurtarılır. günümüz de bir çok insan organ nakli bağışı yapıyor ve bir çok insana da hayat veriyor ve iyileşiyorlar.
Mübeşşir
13 Nisan 2024 CumartesiDoku ve organ bağışı ölen kişiden alınan organların ihtiyacı olan kişilere verilmesidir. Karaciğer, böbrek, kalp, akciğer ve ince bağırsak bağışı yapılan organlardır. Organ bağışı bir kişinin hayatının kurtulmasında etkili olması en önemli durumudur. Örneğin böbreği tükenen birine yapılan bağış ile kişi eski sağlığına dönebilir. İşte bu sebepten bu çok önemlidir.
Soru Sor / Yorum Yap